Foto Galeri
Gelinini İftirayla Akıl Hastanesine Gönderen Kaynana
Kocam bir süre sonra bu konuyu bile açmamamı istiyordu. Ona çocuk bile derken beni susturuyordu. Bir süre bu konu yüzünden kavgalarımız giderek büyümüştü.
Kocamın bu halleri beni korkuya düşürmüş bu kavgalarımıza sebep olan şeyin arkasında başka bir şeyin olabileceğini düşündürtmüştü.
Nitekim bir akşam ben yine çocuk istediğimi söylediğimde kocam birden hiç konuşmama fırsat vermeden boşanmak istediğini söylemişti.
Artık yorulduğunu kavgalarımızın onu tükettiğini ileri sürmüştü. Buna daha fazla dayanamadığını güya beni daha fazla üzmek istemediğini söylemişti.
Bütün bunlar bana olan sevgisini de saygısını da bitirmiş. Aynı evde iki yabancı olarak oturmaktan bir farkımız kalmadığını bununsa dünyada en kötü şey olduğunu söylemişti.
Sonraki günler ben bu kararın etkisiyle kendimi paralarken, ağlayıp sızlarken, perişan olurken ne kaynanam ne görümcem ne de eltim gelip hatırımı sormadılar.
Birkaç gün sonra avukat arayıp bana detayları söyledi. O detaylar arasında ortaklaşa kredi çekerek aldığımız ev de vardı.
Elbette kabul etmedim. O evde benim de hakkım vardı ve öylesine vermezdim. Boşanmak isteyen oydu hem onun fedakarlık göstermesi gerekiyordu.
Ertesi gün bankada duran altınlara bakmaya gittiğimde gördüklerime inanamadım. Düğün hediyesi olarak bana taktıkları on bileziği almışlardı içinden.
Bütün bunları düşünürken ilk evlilik günlerimiz gözlerimin önüne gelince üzüntümden oturup ağlıyor kahroluyordum.
Gözlerim körmüş meğer. Kullanılıp atılan bir peçete bile benden daha kıymetliydi onların gözünde.
Birkaç gün sonra avukat kayıtlarına baktığımda hakkımda edilmiş iftiraları görmek beni mahvetmişti güya ben onu kuzeniyle aldatıyormuşum. Bunların hepsinin planlı olduğunu o zaman anlamıştım.
Keşke bunlarla sınırlı kalsaydı bana yaptıkları.
